03 December 2025 Wednesday
MH370, 2014 yılında Kuala Lumpur’dan Pekin’e giderken radardan kaybolmuştu. Boeing 777 model uçakta 227 yolcu ve 12 mürettebat bulunuyordu. Aradan geçen 10 yıla rağmen uçak hala bulunamadı ve olay, havacılık tarihinin en büyük gizemlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Yeni arama, ABD merkezli denizaltı robotik şirketi Ocean Infinity tarafından, uçağın bulunma ihtimalinin en yüksek olduğu bölgelerde yürütülecek. Malezya hükümeti, şirketle “bulunursa ödeme” esasına dayanan bir anlaşma yaptı; enkaz tespit edilirse şirkete 70 milyon USD ödeme yapılacak.
Uydu verileri, MH370’in rotasından saparak Hint Okyanusu’nun güneyine yöneldiğini göstermişti. 2018’de yayımlanan kapsamlı raporda uçağın kasıtlı olarak rotasından çıkarıldığı değerlendirildi; ancak sorumlunun kim olduğuna dair kesin bir sonuca varılamadı.
Malezya Ulaştırma Bakanlığı, bu yeni adımın “trajedi nedeni ile hayatı altüst olan ailelere bir nebze de olsa açıklık sağlama” amacı taşıdığını açıkladı.
Phillip Island’da denizden çıkarılan adam hayatını kaybetti
Victoria’daki Phillip Island bölgesinde çarşamba günü trajik bir olay yaşandı. Surf Beach’te saat 13.10 civarında hareketsiz halde denizden çıkarılan bir adam, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Olayı gören vatandaşların adamı sudan çıkardığı ve hemen CPR uyguladığı bildirildi. Ancak yapılan müdahaleler sonuç vermedi ve adam olay yerinde hayatını kaybetti.
Polis, adamın kimliğinin henüz resmi olarak tespit edilmediğini açıkladı. Olayla ilgili olarak Coroner için bir rapor hazırlanacak.
Ölümün şüpheli bir durum olmadığı, olağan bir vaka olarak değerlendirildiği belirtildi.

Victoria Hükümeti, eyaletin gelişen kritik mineraller sektöründe istihdamı desteklemek amacıyla, Kilmore yakınlarındaki en önemli altın ve antimon yataklarından birinde yeni arama çalışmalarına onay verdi.
Premier Jacinta Allan, Southern Cross Gold’un Sunday Creek Projesi kapsamında yeni bir araştırma tünelinin onaylandığını açıkladı. Tünel, şirketin kendi arazisinde yer altı sondajı ve keşif çalışmalarına başlamasına olanak sağlayacak.
Yer altı faaliyetlerinin tercih edilmesi, gürültü ve ışık gibi çevresel etkilerin azaltılmasına yardımcı olacak. Planlanan çalışmalar, bölgedeki mineral yapısının daha iyi anlaşılmasını hedeflerken çevre ve toplum üzerindeki olası etkileri azaltmaya yönelik güçlü önlemler içeriyor.
Victoria Jeolojik Araştırma Birimi’nin çalışmaları, eyaletin orta kesimlerinde daha önce tahmin edilenden büyük bir antimon rezervi olabileceğini gösteriyor. Bölgedeki madencilik sektörü hâlihazırda ekonomide önemli bir yer tutuyor ve yeni keşiflerin bu büyümeyi artırabileceği belirtiliyor.
Hükümetin Ekonomik Büyüme Bildirisi kapsamında tanıttığı Kritik Mineraller Yol Haritası, eyaletin mineral kaynaklarının geliştirilmesini desteklerken, projelerin tüm aşamalarında topluluk katılımını güvence altına almayı hedefliyor.
Özellikle Victoria’nın kuzeybatısındaki artan faaliyetlerin, önümüzdeki yıllarda 7.000’e kadar ek istihdam yaratabileceği ifade ediliyor. Eyalet, titanyum, zirkonyum ve nadir toprak elementleri içeren dünya çapında önemli mineral kum yataklarına sahip.
Kritik mineraller ilgi görmeye devam ederken, güçlü yerel iş gücü ve uzmanlık ile desteklenen altın sektörü de rekor altın fiyatlarıyla büyümeyi sürdürüyor.
İmmünizasyon oranlarındaki düşüş için acil eylem çağrısı
Australian Medical Association (AMA), ülke genelinde düşen aşılanma oranlarını tersine çevirmek ve artan aşı tereddüdüyle mücadele etmek için acil adım atılması gerektiğini açıkladı.
AMA’nın yeni raporu — From coverage to concern: a policy analysis of Australia’s immunisation decline — çocuk, ergen ve yetişkin aşılamaları ile mevsimsel grip aşısında endişe verici bir düşüşe işaret ediyor.
AMA President Dr Danielle McMullen, yanlış bilginin ve bilime karşı artan eğilimlerin kamu güvenini aşındırdığını belirtti. Aşı yorgunluğu ve zaman baskısı da düşüşü etkileyen diğer unsurlar arasında yer alıyor.
“İmmünizasyon, yılda iki ila üç milyon ölümü engelleyen, küresel olarak en başarılı ve en maliyet-etkin sağlık müdahalesidir,” diyen Dr McMullen, Australia’daki düşen oranların özellikle çocuklar arasında kaygı verici olduğunu ifade etti.
Aşılar, Australia’da aşıyla önlenebilir hastalıklardan kaynaklanan ölümleri yüzde 99 azaltmış olsa da, son yıllarda aşılanma oranlarında yaşanan düşüşün halk sağlığını tehdit ettiği ve sağlık sistemini zorladığı belirtiliyor.
Dr McMullen, düşen aşılama oranlarının önlenebilir hastalıkların yeniden ortaya çıkmasına, hastanelere başvuruların artmasına ve acil servislerin daha fazla sıkışmasına yol açtığını söyledi.
“Hastanelerimiz zaten kapasitesinin en üstünde çalışıyor ve önlenebilir yatışların yaklaşık yüzde 10’u aşıyla önlenebilir hastalıklara bağlı,” dedi.
“Düşen aşılama oranları sadece acil servisleri zorlamıyor; kızamık gibi ciddi hastalıkların yeniden ortaya çıkma riskini artırıyor ve HPV aşılamasıyla elde edilen serviks kanseriyle mücadeledeki dünya çapındaki başarımızı bile tehdit ediyor. Bu ilerlemeyi kaybedemeyiz.”
Dr McMullen, bu nedenle halk sağlığı girişimlerinin güçlendirilmesi ve tüm yaş gruplarında aşılama oranlarının artırılması gerektiğini vurguladı.
“Aşılar sadece bir soğuk algınlığını engellemekle ilgili değil — hayat kurtarmakla ilgili.”
AMA, aşı güveninirliğini yeniden inşa edebilmek için hükümeti genel pratisyenlik yoluyla hareket etmeye çağırıyor.
“General practitioners toplumlarında güvenilen seslerdir ve aşılama konusunda kritik bir role sahiptir,” diyen Dr McMullen, Workforce Incentive Program için daha fazla yatırım yapılması gerektiğini, böylece GP’ler ve practice nurse’lar üzerinden aşılama hizmetlerine erişimin genişletileceğini belirtti.
Aşı konusunda tereddüt yaşayan bireylere ise aile hekimleriyle görüşmeleri çağrısı yapıldı.
“GP’nizle yapacağınız basit bir konuşma ailenizi koruyabilir, toplumunuzu güçlendirebilir ve hayat kurtarabilir.”
İletişim: AMA Media: +61 427 209 753 media@ama.com.au
Sydney – Eylül çeyreğinde Avustralya özel sektör yeni sermaye harcamaları (capex), 13,5 yılın en yüksek çeyreklik artışıyla %6,4 yükseldi. Bu artış, piyasa beklentilerinin çok üzerinde geldi ve önceki çeyrekteki revize edilmiş %0,4 artışın oldukça üzerine çıktı.
Avustralya İstatistik Bürosu (ABS) verilerine göre, toplam yeni sermaye harcaması 48,999 milyon dolar ile Mart 2015’ten bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Bina ve yapılar için harcamalar %2,1 artışla 25,410 milyon dolara ulaşırken, makine ve ekipman harcamaları %11,5 artarak rekor 23,589 milyon dolara yükseldi.
Sektörel dağılıma bakıldığında, madencilik harcamaları %0,9 artarken, madencilik dışı harcamalar %8,6 yükseldi. Bilgi, medya ve telekomünikasyon sektörü %40,7 ile en yüksek artışı kaydederken, ulaşım ve lojistik harcamaları %23,4, konaklama ve yiyecek hizmetleri %16 artış gösterdi. Makine ve ekipman harcamalarındaki artış, özellikle veri merkezleri ve hava taşımacılığı yatırımlarıyla desteklendi.
Eyaletler bazında, sermaye harcamaları en çok Avustralya Başkent Bölgesi’nde (%35,3) artarken, Güney Avustralya (%8,2), Queensland (%7,3) ve Victoria (%6,7) da yükseliş kaydetti. Kuzey Bölgesi (-1,6%) düşüş yaşarken, Batı Avustralya (%1,6) sınırlı artış gösterdi.
Firmalar, 2026 mali yılı için toplam 191,3 milyar dolar harcama planı açıkladı; bu, geçen yıla göre %7,6 artış anlamına geliyor. Madencilik dışı sektörlerdeki harcamalar ise %10,2 arttı.
CommSec ekonomistleri, bu güçlü yatırım verisinin ekonomik büyümeyi destekleyeceğini, ancak bazı artışların geçici olabileceğini belirtiyor. Özellikle veri merkezleri, ulaşım altyapısı ve büyük makine alımları önümüzdeki çeyreklerde büyümeye katkı sağlayacak.