MELBOURNE İÇİN VEFAT DUYURUSU 45 Yıldır Avustralya’da yaşıyordu

Uzun yıllar Melbourne'da yaşayan bir toplum üyemizin daha vefat ettiği duyuruldu.

Mehmet Ali Altundal'ın (84) 6 Mart pazar sabahı vefat ettiği açıklandı.

Yeğeni Salman Altundal yayınladığı uzun taziye mesajının girişinde şunları kaydetti; Acı haber uzak diyarlardan geldi. 6 Mart 2022 sabah saatlerinde Avusturalya, Melbourne’ de yaşayan değerli amcam Mehmet Ali Altundal 84 yaşında bu dünyaya veda etti. Yorgun bedeni, son yıllarda boğuştuğu hastalıklara daha fazla dayanamadı. O şimdi ağabeyi, babam Ali Altundal’ın yanında. Geriye yalnız baba yarım küçük amcam Mehmet Altundal kaldı. Ona uzun, sağlıklı ömürler diliyorum.

Salman Altundal facebook'tan yayınladığı taziye mesajına şu sözlerle devam etti:

M.Ali Amcam iyi bir adam, çocuklarına, ailesine düşkün bir insandı. Toplumsal olaylara duyarlı, geleneklerine bağlı, ilerici bir duruşu oldu hep.Hayata tutunmak, ailesini geçindirmek için ömrünce çalıştı, didindi. Hayatının 35 yıldan fazlası Türkiye’de zorluklar içinde geçti. Çiftçilik, inşaat işçiliği, fabrika işçiliği, ara ara da işsizlikle boğuşup durdu.Milyonlarca Türkiye insanı ve köylülerinin büyük bölümü gibi oda geleceğini başka ülkelere gitmekte buldu. Daha önce Avusturalya’ya gitmiş köylülerimizin de desteğiyle önden kendisi, sonra da ailesini yanına aldırarak göçmen işçi oldu. Daha gelişmiş, sosyal devlet vasfı olan Avusturalya kapitalizmi, diğerleri gibi onun da emeğine bizdeki vahşi özellikleri aşamamış kapitalizme göre kat kat fazla olanak sağladı, daha iyi bir hayat getirdi. Melbourne’de 45 yıla varan bir süre geçen ömrü de Eşi Meryem’le birlikte yoğun uğraşı ve çalışmakla geçti. Çocukları Çetin, Hüseyin, Müzeyyen ve Deniz’i büyüttü. Onlar şimdi hayata karışmış, aile kurmuş, çoluk, çocuk sahibi birer yetişkin. Avusturalya gelişmiş, batı standartlarında bir ülke olmasına rağmen aynı zamanda deniz aşırı özellikleriyle “dünyadan uzak” konumda ve kültür çeşitliliği çok fazla olan kozmopolit bir ülke. Anadolu’dan giden insanlarımız birbirlerine daha yakın iç içe duruyorlar. Geleneklerini, alışkanlıklarını çok fazla değiştirmediler, Türkiyeyle ilişkilerini daha güçlü tuttular. Elbette ikinci, üçüncü kuşaklar oradaki sosyal yaşama daha çok entegre oldu. Kendi kuşağın diğer üyeleri gibi Amcam ve yengem geleneksel özelliklerini fazlasıyla korudular. Avrupa’ya giden yakınlarımla kıyasladığımda bu durumu daha net gözlemleyebiliyorum.M. Ali Amcamla son 45 yıldır diyaloğumuz koşullardan dolayı daha zayıf. Uzun yıllar kopukluklar, ara ara rutin karşılaşmalar, dertleşmelerle sınırlı.Onunla ilgili yaşanmışlıklarımız, anılarımız ağırlıklı olarak çocukluk ve ilk gençlik yıllarıma ait. Çocukluğumda Dallıkavak Köyünde yanında geçirdiğim aylar ilk günkü tazeliğiyle hala aklımda. Çocukluğumda Bursa’da yaşadığımız yıllarda yine çok yakın, iç içeydik. Çocukluktan çıktığım zamanlarda Kayseri’de birkaç ay evlerinde geçirdiğim günler hoştu, öğreticiydi. İlk gençlik yıllarında İstanbul’da birlikte geçen günlerimiz ve diğerleri sinema şeridi gibi aklımda akıp gidiyor. Onu çok sevdim, çok güzel, duygulu, bazen de komik, yoksulluğu paylaştığımız sıcak anılar biriktirdim. Şimdi amcamı kaybetmenin acısın yaşıyorum. Ama biliyorum; diğerlerinde olduğu gibi acı da geçecek, onunla biriktirdiğim o kıymetli anılar geriye kalacak, önem kazanacak, teselli verecek bana.Başta yengem Meyrem, çocuklar Çetin, Hüseyin, Müzeyyen, Deniz olmak üzere, Songül, Hazel, Boran ve Lily ve tüm akrabalarıma sabır diliyorum... Güle güle M.Ali Amca, yıldızlar sana yoldaşlık etsin...

Benzer Videolar