Fikri Sağlar – Mektuplar!..

24 Haziran seçimi geçti. Sonuçlar ortada. Seçimlerin değerlendirilmesi CHP haricinde yurttaşlar tarafından yapılıyor. CHP ise seçim sonrası PM’sini disiplin gündemi ile topladı.
  1. yenilgiyi kabul etmeyenlere gözdağı vermek adına herhalde!..
Ancak bugünkü sonuçlara itiraz eden seçmenler verdikleri oyun hesabını sormaktan çekinmiyorlar. Seçim değerlendirmelerime birçok okur mektup yazarak katkıda bulundu. Çoğunluğa örnek olması adına aşağıda Serdar Gürsoy’un mektubunu özetle paylaşıyorum. Merhaba Fikri Bey, (…) Deneyiminizin, bilgi ve donanımınızın, mevcut Genel Başkan Sayın Kılıçdaroğlu ve kurmaylarından daha iyi olduğu aşikârdır. Bu şahsi görüşümüz. 28/06/2018 tarihli BirGün gazetesindeki ‘İnce seçimin mağlubu değil, galibidir’ köşe yazınızda katıldığım noktalar olmakla birlikte parti yönetimi ve Sayın İnce tarafından açıklanmaya muhtaç çok önemli konuların olduğunu düşünüyorum ve bunların nedenlerini çok açık ve net şekilde yazılı bir rapor ile kamuoyuna sunmalılar. Tekrar belirtmek gerekirse, ben ve yakınlarım sizin yazınızda belirttiğiniz hususlarda gibi sadece parti yönetiminin değil Sayın İnce’nin de kapsamlı bir açıklama yapmasının elzem olduğunu düşünüyoruz. 24 Haziran seçim akşamı CHP kurmaylarının ve İstanbul CHP İstanbul İl Başkanı’nın yaptığı açıklamalar kadar Sayın Genel Başkan ve Sayın İnce’nin yapmadığı ya da yapamadığı açıklamalar da çok önem arz etmektedir. Ben bir yurttaş olarak sandığımdaki oyların gönüllü, istekli ve heyecanlı bir şekilde bekçiliğini yaparken ve belgelendirirken Cumhurbaşkanı adayımızın da daha önce defalarca mitinglerinde belirtmesine rağmen neden YSK’nın kapısına tüm veya orada hazır olabilecek baro avukatlarınca dayanmadığı, yine Sayın Genel Başkanın yaklaşık 2 gün sonra sanki seçimi AKP kaybetmiş CHP kazanmış gibi absürt bir açıklama yapması mutlaka sorgulanmalı ve bu acizliğin hesabı verilmelidir…. ….CHP Genel Başkanı seçim öncesi TV’lerde “öyle profesyonel bir seçim sistemi kurduk ki seçmenlerimiz sonuçları ilk bizden alacaklar” dedi. Buna göre; » Anadolu Ajansı’nın seçim sistemi sonuçlarına göre değerlendirme yapılıp yapılmadığını, 10 milyon oy farkın açık ve şeffaf bir şekilde kamuoyu ile açıklanması gerekmez mi? » CHP Seçim Takip Sistemi o gece neden çalışmadı ya da çalışması engellendi? » Sistem çalışmadıysa genel merkezin elindeki ıslak tutanaklar manuel olarak YSK sonuçlarıyla kıyaslandı mı? » Hile var mı, eğer yoksa CHP yönetiminin, hile olmadığını tüm seçmenlerine aydınlatıcı açıklamalar yaparak ikna etmesi zaruri değil midir?... … CHP Genel Başkanı oyların nereye gittiğini gerçekten bilmiyorsa bizlerden çok acil özür dilemeli, yan çizeceklerse bizim gibi çoğulcu ve özgürlükçü güçlerin önünde engelteşkil etmemelidir. Hem Sayın Kılıçdaroğlu hem de kurmayları siyaset sahnesini terk etmelidirler. AKP’ye bu kadar oy gitmesinin bir nedeni çalınan oylar kadar, başta ana muhalefet partisi CHP olmak üzere ortaya koyduğu seçim vaatlerinin, o seçmenin cahilliği ve eğitimsizliği gibi küçümseyici ifadeler yerine onların iradelerinde kalıcı ve olumlu izlenim bırakamadığıdır. Bu seçmenin ekonomik kaygılarını, menfaat ve çıkarlarını dikkate almadan onlara dokunmadan, anlamadan popülist söylemlerle girilen her seçim hüsran olacaktır. Hukuk dışı güçlere, gericiliğe, karanlığa, çetelere, trollere, şovenistlere, despotlara rağmen Türkiye’mizin çağdaş ve itibarlı bir ülke olma doğrultusunda bizler mücadelemizi kurumsallaşmış, lider sultasından uzak demokratik ve güçlü bir parti öncülüğünde azimle sürdürmek istiyoruz. İstanbul Serdar Gürsoy 8 Haziran 2018’den itibaren 95 yıllık laik demokratik parlamenter sistem ile, temeli sosyal ve hukuk olan devlet yapısı değişti. Peş peşe çıkarılan KHK’ler aracılıyla birçok kurum ve kuruluş ya yok edildi ya bir başkasına bağlandı ya da tamamen değiştirildi. Kısaca bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti Devleti yurttaşlarının huzur ve refahı ile güvenliğini sağlayan ve gelecek güvencesini kuran, üretken ekonomiyi, adil paylaşımı ve de hak, hukuk ve adaleti oluşturan bağımsız yargı gibi kurumlar içte ve dışta ülkemizi temsil ederken şimdi şekil değiştiriyor… Tek adama bağlanıyor!.. Devletin yeniden yapılandırılması daha zaman alacak. Her gün yeni bir kurum ya da kuruluşun kapatıldığını, yerine bir kişinin meşrebineuygun görüş ve isimlerle yenilerinin oluşturulduğunu göreceğiz!.. Yani yaşanabilecek bir ülke olacak mıyız? Göreceğiz. Belli olan bir şey var ki o da; TBMM’deki partilerin hiçbirinin artık ülke yönetiminde ve de yurttaşların talepleri konusunda yetkisi ve etkisinin olmayacağı gerçeği… Bakanlar Kurulu belli oldu. Herkes şaşkın! Kim oldukları ve ne yapacakları konusunda tam bir bilinmezlik var! Millet sadece Başkanı biliyor!.. İstenen de bu!.. Ancak bazılarını tanıyanlar da var. Eski Deniz Kuvvetleri’nde etkili yerde olan Koramiral Atilla Kıyat yakın tanıdığı eski Genelkurmay Başkanı şimdinin Savunma Bakanı Hulusi Akar’a veciz bir mektup yazarak görevini kutlamış… Paylaşalım; Değerli Kardeşim Hulusi Akar, Kabine açıklandı ve Milli Savunma Bakanı olduğunuzu, büyük bir mutlulukla öğrendim. Cumhurbaşkanlığı sistemi ile çağ atlayan demokrasimizde bu makama sizden daha çok yakışacak tek bir kişi dahi olmadığı konusunda, Cumhurbaşkanı ile aynı fikirdeyim. Bu seçimden dolayı hem kendilerini hem de sizi yürekten kutlarım. Mutluluğumun diğer bir nedeni de artık üniforma giymeyecek oluşunuzdur. Seçilmenizde, muhakkak ki, aşağıdaki kriterler etkili olmuştur. 1 . Emrinizde görev yapan binlerce vatan haininin Türkiye’ye 15 Temmuz kara gününü yaşatması.
  1. Bu vatan hainlerinin sizi rehin almaları.
  2. Harp Akademileri ve Askeri Liselerin kapatılmasına, Harp Okullarının Kuvvet Komutanlıklarının emrinden alınarak, sivil bir rektörün emrine verilmesine, kuvvet komutanlıklarının emrinizden alınarak Milli Savunma Bakanına bağlanmasına sessiz kalmanız...
  3. Binlerce askeri öğrencinin, haklarında hiçbir soruşturma açılmaksızın, okullarından atılmasına göz yummanız...
  4. Askeri hastanelerin kapatılmasına tepkisizliğiniz...
  5. Askeri okullara çalınan suallerle girdikleri kanıtlananlar dışında, 15 Temmuz gecesi amirlerinin emirleri ile ve “terörü önlemeye gidiyoruz” diye aldatılarak, okullarından çıkarılan öğrencilerin müebbet hapse mahkûm olmalarından rahatsız olmamanız...
Muhakkak, daha önemli nitelikleriniz de vardır. Ben listeyi uzatmayayım. Bu özellikleriniz de, siyasilerin malumudur. Sizi ve sizi bu göreve layık görenleri yürekten kutlar, başarılar dilerim. Atilla Kıyat “95 yıllık Cumhuriyet sona erdi” diyorlar!.. Yarın neler göreceğimizi bilemeyeceğimiz döneme girdik… Bugünlere getirenleri tarih kaydına aldı!.. Demokrasi, özgürlük, haklar, adalet ve emekten yana olanlara bu dönemde çok iş düşecek!..  
Benzer Videolar