EVIN FOODS Bir Başarı Hikayesi
Evin Foods'un sahipleri Ramazan ve Duygu Saraç, Avustralya'da gıda sektöründe fark oluşturan bir başarı hikayesini paylaşıyorlar. Kendi kebap dükkanlarını genç yaşta açarak sektöre adım atan kardeşler, özel tarifleri ve müşteri odaklı yaklaşımlarıyla Victoria'da döner sektöründe iddialı bir konuma gelmeyi başardılar.
RÖPOTAJ: Mustafa Yılmaz
ABLA KARDEŞ DÜŞLERİNİ BİRLEŞTİRDİ Şimdi tüm Victoria döner satıyorlar
Evin Foods’un sahibi iki kardeş Ramazan ve Duygu Saraç gıda sektöründe farklı seçeneklerle birçok ürünü sofralarınıza taşıyor. Sydney’de özel tariflerle ürettikleri döneri ile iddialı bir pazar payına ulaşmayı hedefleyen Saraç kardeşler, müşteri dönüş ve yorumlarının her detayı etkilediğini söylüyor.
Ramazan Saraç, Avustralya’da en genç yaşta (17) kebab dükkanı sahibi olan sonra da en genç yaşta (26) kebab üretip pazarlatan bir girişimci…
Dünya Gazetesi'nden Mustafa Yılmaz'ın sorularını cevaplayan Evin Foods'un sahipleri Ramazan ve Duygu Saraç sektörlerinde bilinmeyen konuları anlattı.
DUYGU VE RAMAZAN SARAÇ
Ramazan Saraç - Endüstriyel kimyasal maddeler kesinlikle kullanmıyoruz. Az yağ olmalı. Yapay, kötü kimyasal madde hiç yok.
KARDEŞ KARDEŞ "KEBAB DÜKKANI" AÇTILAR
Mustafa Yılmaz - İlk dükkanınızı ne zaman aldınız?
Ramazan Saraç - Henüz 17 yaşındaydım, sene 2014. İlk dükkanımı açacağım gün ananem vefat etti. O ilk dükkanımızı ablam Duygu Saraç ile birlikte işlettik.
Duygu Saraç - Kardeşim 18 yaşından ufak olduğu için dükkanı benim üzerime almıştık. Ben de henüz 22 yaşındaydım.
ESPRİ YAPTI GERÇEK OLDU
Mustafa Yılmaz - Neden kebab dükkanı satın aldınız peki?
Ramazan Saraç - O aslında biraz komik bir hikaye. Biz okuldayken tiyatroda Hababam Sınıfı'nı canlandırdık. Oradaki hoca bana büyüyünce ne olmak istiyorsun diye sordu. Kebab zinciri açacağım diye cevapladım. Şaka olarak dedim, herkes gülüyordu. 15 yaşındaydım. İki sene sonra 11. Sınıfta okulu bırakıp kebab dükkanı açtık. Ve orayı yani Rambo’s Kebab 10 yıl boyunca işlettik. Tabi bu arada dükkan sayımız 3 oldu.
Döner çeşitleri, tavuk, kebap gibi Türk mutfağının yanı sıra falafel gibi vegan ürünleri de satan Evin Foods, dünyada bir numara olan ürünleri tüketiciyle buluşturuyor.
COVID FAKTÖRÜ GİRİNCE..
Mustafa Yılmaz - Dükkan sayınız hızla artmaya başlıyordu. Sonra ne oldu?
Ramazan Saraç - Evet birçok dükkan açılması konusunda hızla ilerlerken araya COVID 19 pandemi süreci girdi. Birçok yer için imza atmış, Sydney'de bile franchising satmıştım. UBER de beni Avustralya için anlaşmaya çağırmıştı. Rambo’s Kebab markalaştı ve satış rakamlarımız çok iyiydi.
"SECRET" İNCE FARKLAR VE AYARLAR
Mustafa Yılmaz - Bu markalaşma yolunda sizin farkınız neydi?
Ramazan Saraç - Temiz dükkan, hızlı servis ve çok güzel yemek ile bu başarıyı yakaladık. Bizim farkımız farklı bileşenlerden kaynaklanıyordu. Döneri servis etmeden önce değişik "secret" ayarlarımız müşterinin hoşuna gitti.
DAHA İYİSİNİ YAPMA VİZYONU
Mustafa Yılmaz - Bu "gizli" artıları nasıl tanımlayabiliriz. Siz mi dışarıda yediğiniz kebabları sevmiyordunuz?
Ramazan Saraç - Bir şey varsa, biz daha iyisini yapabiliriz. Ne varsa onu daha iyi yapmak istiyoruz. Her zaman daha iyi.
ÖZEL ÜRETİMLE YİYEN YİNE YESİN İSTİYORUZ
Mustafa Yılmaz - Döner üretimine gelirsek, hangi marka ile piyasadasınız?
Ramazan Saraç - Toros Kebab ile çalışıyoruz. . Sydney'de üretiliyor ama bizim için özel yapılıyor. Birisi bizim etimizi yiyince daha önce bu kadar güzel hissetmedim diyor. Yine yemek istemesini arzu ediyoruz. Hani nasıl mangal yiyince o tadı alıyorsunuz ya, aynen onun gibi…
AZ YAĞ, SIFIR KİMYASAL
Mustafa Yılmaz - Farkı konusunda içeriğe gelirsek neler söylemek istersiniz?
Ramazan Saraç - Endüstriyel kimyasal maddeler kesinlikle kullanmıyoruz. Az yağ olmalı. Yapay, kötü kimyasal madde hiç yok. Dört çeşit etimiz var.
RIZKIYLA GELİR BEREKETİNİ BIRAKIR
Mustafa Yılmaz - Soslarınızın özelliği ne?
Ramazan Saraç - Bizde olan en önemli özellik ‘müşterileri dinlememiz’. Bu faktör çok önemli. Biz önemli değiliz, müşteri bizim için önemli. Dinde bile birisi gelip yemek yiyince rızkıyla gelir, ama bereketini bırakır.
Mustafa Yılmaz - Nerelere servisiniz var mı?
Ramazan Saraç- Şimdilik sadece Victoria'dayız. Müşterilerimiz ürün istediğinde bir gün sonrasına verebiliyoruz. Bir kebab dükkânn ihtiyaç duyacağı her şeyi, tüm ihtiyaçlarını tedarik ediyoruz.
Mustafa Yılmaz - Vegan ürünleriniz de var.
Ramazan Saraç - Evet nuggets, falafel, privegi gibi ürünlerimiz de var. Bunları da pazarlıyoruz. Döner çeşitlerinden tavuk ve et döner gibi Türk mutfağının yanı sıra; nuggets, falafel, privegi gibi ürünlermiz de var. Evin Foods olarak dünyada bir numara olan ürünleri tüketiciyle buluşturuyoru.
Kitap okumayı çok sevdiğini ifade eden Ramazan Saraç, gıda sektörüyle 2013 yılında henüz 16 yaşındayken tanıştığını söyledi. (Fotoğraf: Dünya Gazetesi)
MÜŞTERİ İSTEĞİ ÜRETİME YANSIYOR
Mustafa Yılmaz – Sydney’de üretim nasıl oluyor.
Ramazan Saraç - Bu ürünün tadını da müşterilerimizin istekleri belirliyor. Sydney'deki ağız tadı değişiktir, oradaki bazı sosların hatta ekmeğin tadı bile değişik olabiliyor. Melbourne çok kaliteli ürün istiyor. En son yemek yiyen müşterinin sizden mutlu ayrılması gerekiyor. Clayton gibi çok kültürlülüğün zirve yaptığı bölgede uzun süre dükkân işlettik, bu da eğitici oldu.
18 AY BOYUNCA DENEDİK YORUMA GÖRE DEĞİŞTİRDİK
Mustafa Yılmaz - ARGE (Araştırma ve geliştirme) çalışmalarınızdan da bahsetmiştiniz.
Duygu Saraç - Bir et için 17 ay 18 gün çalışma yaptık. Farklı bölgelerde sunumları birçok kişide tattırdık. Mesela kimisi bu biraz acı dedi. Müşterilerimize ürünümüzü sunup ne düşündüklerini söylemesini istedik. Kuzu yaprak dönerde böyle bir lezzet çalışmasını müşterilerimizle hayata taşıdık. Tamamlayıp satışa sunduk. Kebab dükkanı; Türk, Hindistanlı, Afgan, Avustralyalı gibi birçok kültüre hitap eden bir iş. Herkesi dinleye dinleye soslar ve baharatların ortasını bulduk.
Mustafa Yılmaz - Kıyma dönerle ilgili kötü söylentilere ne söylemek istersiniz.
Ramazan Saraç - Kendi çocuklarımıza, yeğenlerimize de tereddütsüz yediririz. O kadar güvenli. Yedikten sonra anlarsınız. O konuda ve kalitede iddialıyız.
Mustafa Yılmaz - Kendi markanızı oluşturdunuz, aslında uğraşmadan hazır da yapabilirdiniz.
Duygu Saraç - Aslında sürece ilk önce öyle başladık. Ama Sydney ve Victoria ağız tadları farklı olduğu için, Toros Kebabla çaba vererek, Victoria ağızlarına layık bir yeni tarif tasarladık.
Mustafa Yılmaz - Kebapçılar da mesela Mcdonalds gibi olmalı mı? Yani dünyanın neresine gidersen git aynı ürünü servis ediyorlar.
Ramazan Saraç - Herkes değişik, aynısını olmasını istemem. Herkes farklı bir tutkuyla farklı müşterilere sunuyor. İstediğini yapabilirsin. Değişiklik olursa farklılık oluyor. Bir tanesinde yumurta olur diğerinde olmaz. Yemek insanları bir araya getiriyor. Suyun sunumu, tadı bile farklıdır. Kimi limon koyar..
Mustafa Yılmaz - Firma ismine niye "Evin Foods" koydunuz. Yani evin gıdası..
Ramazan Saraç - Çünkü burası sizin eviniz. Buraya gelince rahat olun biz arkanızdayız, elimizden geleni yaparız.
YOK BÖYLE DESTEK
Mustafa Yılmaz - Yeni kebab dükkanı açacaklara nasıl destek oluyorsunuz?
Duygu Saraç - Elimizden ne gelirse. Onlarla konuşup tavsiyelerde de bulunuyoruz. Müşterilere uygun ürün seçimi yapıyoruz. Müşterilerle her zamanki bağımızı kullanıp buna uygun bir süreç yönetiyoruz. İnsanların kim olduğunu, ne istediğini bilmek zorundasınız. Doğru şeyleri yaparak kazanımlarının artışı için destek veriyoruz.
Mustafa Yılmaz - Avustralya'da Türk kebabının her yerde olmasından gurur duyuyorsunuz.
Ramazan Saraç - Kesinlikle. En fazla kebapçı Türkler'de ve Türkler'le seviliyor. Kültürümüzü iyi tanıtmak istiyoruz. Ben bu işi aslında 21 yaşında yapacaktım. Büyüklerimiz biraz daha bekle dedi. Bu her zaman bende olan bir şeydi. İnsanlar bize güldüler bunu nasıl yapacak dediler gençliğimden ötürü.
Duygu Saraç - İşimizi çok önemsiyoruz. Geri dönüşlere bu nedenle çok önem veriyoruz. Biz hem bu işi hem tüm ürünlerimizi çok seviyoruz. Ben Victoria Üniversitesi sosyoloji mezunuyum. Mezun olup bir işe girdiğimde Ramazan gelip hadi şu işi beraber yapalım abla dedi. 3 hafta ikna etmeye çalıştı.
Ramazan Saraç - İkna ettim sonunda ablamı. Düşlerimizi birleştirdik.
Duygu Saraç - Aynen öyle.
HEDEF DÜNYAYA ÜRÜN VERMEK
Mustafa Yılmaz - Peki hedefiniz ne?
Ramazan Saraç - Allah ne yazdıysa. Tüm dünya üzerinde çalışmak isterdim. Bu döneri dünyaya pazarlamak istiyoruz. Üreticimiz arkamızda duruyor. Ne istesek yapıyor, yardım ediyorlar. Onlardan Allah razı olsun.