• Dunya News
  • Emrah Yağlı – TARİH VE TEKERRÜR

Emrah Yağlı – TARİH VE TEKERRÜR

ABONE OL
April 16, 2018 01:44
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Merhaba değerli Dünya okurları. Eminim her gazetecinin, yazarın ortak dileği okurlarıyla her zaman keyifli güzel haberleri paylaşmaktır. Dünyada yaşanan güzellikleri, insanlık adına yapılan başarılı çalışmaları, buluşları, barış adına atılan adımları okurlara aktarmak ve bunlardan haberdar etmek ne kadar hoş olur. Ancak yaşadığımız yüzyılda, teknoloji, bilim geliştikçe insanlığın yaşam kalitesi ve şartları yükseleceğine her gün yeni bir kriz, insanlık dramı ve sorunla karşılaştığımız için neredeyse paylaşacak iyi bir haber yok gibi değerli okurlar. Yani 21.yüzyılın getirilerinden bahsetmek yerine dünyanın neresinden hangi felaket haberi alacağımızı konuşuyoruz hep beraber.

Şu anda yaşanan sorunların temel sebebi olarak dünya nüfusu arttıkça ülkelerin yeni kaynaklar bulup, nüfuslarına bakmak uğruna olduğunu söylemek ne kadar doğru olur bilemem ama bu kavramdan yola çıkarak, yaşanan katliamların, savaş oyunlarının, hakimiyet kurma, egemen olma yarışının bir açıklaması ve karşılığı yok bence. Yani sorun üzüm yemek değil bağcıyı döverek, hatta öldürerek bütün bağa sahip olmak istediğinden kaynaklanıyor. Ülkelerin refah düzeylerinin, içerisinde yaşayanların, ekonomik, kültürel sosyal açıdan insani standartlarda yaşayıp yaşamadığına bakılarak değerlendirildiğini düşünürsek, Afrika’daki halk gibi açlıkla mücadele etmiyorsa bağcıya zarar vermesine de pek gerek yoktur. Kendi imkanlarıyla yaşayıp gider. Bu söylediğimiz iyi niyetli düz mantığın yerini hepsi benim olsun ve benim kontrolümde olsun, bunu gerçekleştirirken de kime ne olursa olsun umurumda değil mantalitesi neredeyse dört beş yüz yıldır insanlığın içini kemirmektedir bana göre.

Tarihteki haçlı seferlerinden tutun, günümüzde yaşananlara kadar hemen hepsi bu doyumsuzluğun sebebiyle yaşanmaktadır. Elindekiyle yetinmeyip, başkalarının topraklarına, mallarına, doğal zenginliklerine göz dikerek, hakimiyet kurmaya çalışmak, bunu yaparken de, Kadın, çocuk, yaşlı genç demeden milyonlarca insanın yaşam hakkını gasp etmek, hem eski hem yeni dünya düzeni hastalığıdır bence. Gelişen teknolojiyi, insanları yok etmek adına bomba, silah yapımı yerine yeryüzü kaynaklarını daha doğru kullanıp herkese yetecek hale getirmeye çalışmak, insanlığın baş belalarının işine gelmemektedir.

Dünyanın bütününe baktığımızda yaşanan felaketlerin, savaşların, katliamların neredeyse hepsinin belirli bir bölgede olması acaba tesadüf mü diye sorası geliyor insanın. Bu günde elli yıl öncede hep aynı yerlerde yaşanmıyor mu tüm bu felaketler? O zaman önümüze çıkan tablo bize gösteriyor ki, doğal zenginlikleriyle, petrolle, doğal gazla, madenlerle, tarım arazileriyle dünyaya meydan okuyup kalkınmış olması gereken bölge yani Ortadoğu’nun Afrika’nın yaşadıkları çok uzun zaman önce planlanmış ve uygulamaya başlanılmış bir oyunun belki de son perdesi. Bunca zenginlikle her türlü insanlık dramında başı çeken, kan, gözyaşı eksik olmayan bölge insanının kaderi kendilerine gelişmiş diyen asalakların elinde oyuncak olmaktadır. Tabi iğne çuvaldız açısından bakacak olursak bunca oynanan oyundan on yıllardır ders almamış, ellerindeki zenginlikleri zevki sefa içinde kullanmış, bunca varlık içinde kendisini bir gram geliştirmemiş, egemenlerin en büyük silahı olan din ve mezhep kavgalarıyla iki yüz yıl öncesini yaşayan bölge ülkelerinin payı her şeyden çoktur. Kendi çıkardığı petrolü, doğal gazı, gene kendi halkını vurmak için silaha yatıran, medeniyetle bağı, Avrupa’da Amerika’da üretilen arabaları, teknolojik cihazları, tankları silahları değerinin üç katına alıp, her türlü yeniliği kullanıp daha sonrada iki bin yıl öncesinin kanunlarıyla, fetvalarla birbirini yiyen Ortadoğu ülkeleri bu günkü duruma gelene kadar ne yapmışlar düşünmek gerekir. Dinin ve kültürün manevi değil dünyevi hale getirilip, her şeylerini özelliklede insanlıklarını kaybetmelerini sağlayan akbabalara karşı birlik olup, kendilerini geliştirecekleri yerde, bölündükçe bölünen, kendisini sokan akrep misali savaştan, katliama koşan bölge insanı, dünyanın bir ucundan gelip demokrasi havarisi kesilen kan emicilere artık tamamen teslim olmuştur.

Düşünün, yıllardır, Afganistan, Irak, İran, Libya, Suriye’de yaşananları. Hep ABD’nin, Avrupa’nın başlarda destekleyip sonra linç ettirerek alaşağı ettiği liderlerin yönettiği, yönetirken de milyonlarca insanı katlettiği aynı oyun. Ekonomisinin büyük kısmını silah ticaretinden elde eden egemenler, bölgeye diktikleri jandarma İsrail’in çizdiği planla hareket ederek bu günlere kadar geldiler. Bol parçala dini kullan yöntemiyle on yıllardır Ortadoğu’dan ayrılmayan büyük güçler en son Suriye oyunuyla sahneyi sonlandırıp bölgede tamamen bir hakimiyet kurmayı kafaya takmış görünüyor.

ABD’ye en son başkan olan emlak kralı, ara sıra Rusya’yla tansiyonu yükseltse de, gerçek sadece bölgenin paylaşım sorunu bence. Şu anda mezhep ayrılığından birbirine düşen Arapların, belki bir beş sene sonra kavga edip, öldürebilecekleri bir komşuları bile kalmayacak. Ta ki kendilerinin en büyük düşmanının, Şiiler ya da Sünniler değil sömürgeci büyük güçler olduğunu anlayana kadar. Tabi anlayabilirlerse.

Oynanan oyunun büyüklüğü, bölgenin zenginliğiyle paraleldir bence. Ne kadar cahil, eğitimsiz, dine bağımlı bırakılırlarsa o kadar rahat kullanabileceklerini bildikleri bölge halkını yüz parçaya bölmekte ne kadar usta olduklarını çok iyi ispatlayan ABD ve Avrupalı destekçileri, en son Suriye’deki kimyasal silah kullanımı söylemiyle bölgeye tamamen yerleşti bence. Kimyasal kullanıldı mı kullanılmadı mı diye bölgeye tespite gitme kararı alan heyetten önce raconu kesti Suriye’yi bombaladı. Asıl sebebin Rusya destekli Esad’ı biat ettirmeye çalışmak olduğu herkesin bildiği bir gerçek. Asıl korkunç olan başta Suudiler olmak üzere bir Müslüman ülkesine kandil gecesi yapılan bu saldırıya gelen tebrik mesajları. Yani bu yapılan saldırı birçok Hristiyan Avrupa ülkesi kınarken ilk destekleyen Müslümanlar oldu. Türkiye’de dahil. Asıl olanın mevcut rejimin yıkılması olduğu mesajları verildi.

Umarız Suriye’nin yaşadıkları kimsenin başına gelmez. Ama unutmamak lazım, bu kan emicilerin bir dahaki planı hedefi neresidir, hangi ülke hedeftedir tahmin etmek zor değil. Binlerce insanın ölümüne el ovuşturmak hiçbir vicdana sığmaz. Gülme komşuna gelir başına derler, onun için herkesin vicdanlı olması geren zamanlardır bu zamanlar dikkatli olmak lazım.

Hep iyi haberler duymanız dileğimle dostça kalın.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

AVUSTRALYA GÜNDEM

8 saat önce

İSTİFA EDİYOR Palaszcuk, ‘Her şeyimi verdim

AVUSTRALYA GÜNDEM

23 saat önce

AVUSTRALYA GÖÇ ALIMINI DEĞİŞTİRİYOR

AVUSTRALYA GÜNDEM

1 gün önce

BÜYÜK YANGINDA BİR İŞÇİ KAYIP

NEWS

4 gün önce

SUİSTİMALE GEÇİT YOK!

THİS WEEK’S PAPER

4 gün önce

YENİ SAYI ÇIKTI Her Hafta Farklı DÜNYA

AVUSTRALYA GÜNDEM

4 gün önce

OP SHOP

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

Nostaljik fotoğraf, duygusal olmadı tartışmayı ateşledi

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

Her hafta bir kamyoncu yolda ölüyor

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

Okul çağındaki çocuk silahla ateş ettiğini itiraf etti

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

Avustralya’da eğitimin değeri arttı MADENLERDEN DAHA DEĞERLİ

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

ABC Radyo Ulusal 100. yıl dönümünü kutluyor

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

Elektrikli araç sayısı 50.000’den fazla arttı

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

Kral Charles ve Camilla Avustralya’ya geliyor

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

SICAK HAVA DALGASI Bu hafta 46 °C

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

RBA, Noel öncesin faiz oranlarını sabit tuttu

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

Jasper Kasırgası Avustralya’yı vurmakla tehdit ediyor

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

LİBERAL PARTİ Meadow Heights’ta Ofis Açıyor

AVUSTRALYA GÜNDEM

5 gün önce

İsrail’den Avustralya için Seyahat Uyarısı

AVUSTRALYA GÜNDEM

6 gün önce

DİKKAT! Bu Ürün Geri Toplatılıyor

AVUSTRALYA GÜNDEM

6 gün önce

Diri diri gömülen Avustralyalı adamın kimliği açıklandı

rk
rk