Merhaba değerli Dünya okurları. Geçtiğimiz haftadan beri Türkiye seçimle yatıp seçimle kalkıyor. Aslında tahmin edilen ama bu kadar erken olacağı hiç hesaplanmayan seçim gündeme oturduğundan beri tüm ülke bu olaya odaklandı. Demokrasinin en güzel yanlarından biri olan seçme ve seçilme hakkı, yani halkın kendi iradesiyle görev verme hakkı kullanılacak ülkemizde. Tüm vatandaşlar sandık başına gidip bir dahaki dönem kendilerini yönetmesini uygun gördükleri partilere, adaylara oy vererek görevlerini yerine getirecekler. Tabi bir de Cumhurbaşkanı seçimi olacak aynı şekilde. Çok partili sisteme geçildiğinden beri kim bilir kaçıncı seçim olacak bu.
Herkesi ilgilendiriyor seçimler. İşçiyi, memuru, emekliyi, işadamını, hukukçuyu, doktoru, hastayı, askeri, sivili, çiftçiyi, köylüyü yani hepimizi. Bu coğrafyada yaşayan herkesi. Çünkü hepimizin geleceği oylanıyor her seçimde aslında. Daha da önemlisi çocuklarımızın geleceği. Beş sene iktidarı, memleketi kimlerin, nasıl yöneteceği kararlaştırılıyor. Beş sene ekonomimiz, dış dünyayla ilişkilerimiz, eğitimimiz, kültürümüz, kalkınmamız nasıl olacak, kimlere emanet edilecek ona karar veriyoruz tüm ülke olarak. Politikayı, politikacıları, vaatleri bir yana bırakırsak, bir ülkenin geleceğinin tamamen nasıl yönetildiğine göre şekillendiği konusunda sanırım herkes aynı görüştedir. Buna bağlı olarak da eğitimde, ticarette, ekonomide başarı, tecrübeli, işinde uzman kadrolarla yola çıkılarak sağlanabilir dersek yanılmış olmayız. En önemlisi de yurt genelinde yaşayan herkesin adalete, devlete kayıtsız şartsız tam güveni olmasıdır. Adalet ve yargı kavramlarının tam işlevini yapmasıyla ancak huzur ve güven içinde yaşanabilir bir toplumda. Özellikle bizim gibi yurt dışında yaşayanların çok iyi bildiği sosyal devlet olma şartları, bir ülkenin ve içerisinde yaşayanların yaşam standardını ve kalitesini ortaya koyar aslında.
Kanunlar karşısında herkesin eşit sayıldığı, can ve mal güvenliğinin tam olduğu, herkesin demokrasiye inanarak yaşama geçirdiği bir devlet yönetimi herkesin ortak dileğidir. İşte bu yukarıda saydıklarımızdan dolayı ülkelerdeki seçimlerde her zaman çok önemlidir.
Cumhuriyetin sözlük anlamı, Ulusların halkların egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler içerisinde seçtiği vekiller aracılığıyla kullandığı yönetim biçimi olarak geçiyor birçok yerde kısaca. Yani asıl yetki sahibi halk, millet. Bizi yönetmeye aday olanlar vekil yani temsilci. Sistem olarak da bizi burnumuzun dibindeki Arap komşularımızdan ayıran en büyük özelliğimiz bu. Cumhuriyet, demokrasi. Belki de hiç farkında olmadan, tüm zorluklara rağmen çok şanslıyız aslında yönetim şeklimizden, idari yapımızdan dolayı. Kadın haklarından tutun, din ve vicdan hürriyetine kadar birçok konuda şanslıyız ülke olarak. Pratikte her şey yazdığım gibi olmasa da, teoride böyle en azından. Devlet yapımız bu. Yönetim şeklimiz böyle. Geçtiğimiz yıllar boyunca ara sıra kesintiye uğrasa da, parlamenter demokrasi vazgeçilmezimiz. Birçoğunuza göre şimdiye kadar yazdıklarım çok anlamlı gelmese de görünen, iyide olsa kötüde bizi şimdiye kadar ayakta tutan yönetim şeklimiz.
Bunca yıllık tarihine, coğrafi, politik konumuna baktığımızda Türkiye, üzerinde oynanan bunca oyuna, dış müdahalelere, çıkar savaşlarına rağmen ayakta kalmayı başarabilmiş nadir ülkeler arasındadır bana göre. Özellikle son çeyrek asırda, büyüyen dünya nüfusuna paralel, pay kapma, üstünlük sağlama, süper güç olma hevesindekilerin uğrak yeri olan Ortadoğu’da yaşananlardan payına düşeni alan Türkiye, belki de yönetim şekli dolayısıyla çekilmek istenilen yere gelmemiştir şimdiye kadar. Tepeden inme kurallarla değil, parlamenter demokrasiyle var olduğu için ayakta kalabilmiştir. Bu yüzdende bu günkü sistemden şikayet edip, değiştirmek isteyenler bile unutmamalıdır ki, bu istemlerini demokrasi olduğu için dile getirebilmektedirler. Yüz yıllarca onlarca medeniyeti, kültürü barındırmış ve halada barındırmakta olan bu topraklara yakışanda bu yönetim şeklidir.
Değerli dostlar, seçim, yönetim biçimimizin tuzu, biberi. Tabi siyasi partiler de. Her birimizin, kültürüne, kişiliğine, yöresel alışkanlıklarımıza göre gönlünde bir aslan yatar. Yani herkesin, desteklediği, bizi o yönetsin dediği bir siyasi parti vardır. Fikirleri, izleyeceği politikalar aklımıza yatkındır, o yönde oy verir hatta destekleriz. Her seçimde, propaganda döneminde siyasi partiler ve adayları projelerini, planlarını, neyi en iyi kendilerinin yapacağını anlatıp dururlar. Adı üstünde politika bu. Milyonlarca para harcanır halkı ikna etmek, oy almak için. Aslında dünyanın her yerinde, çoğulcu demokrasinin olduğu her yerde aynıdır bu iş. Bu seferde aynı olacak. Seçim çalışmaları başladı bile hummalı bir şekilde. Vekil transferleri, partiler arası ittifak çalışmaları, karşılıklı sataşmalar, yani politikanın tüm cilveleri yaşanıyor. Giderek de ateşleneceğe benziyor seçim telaşı. Özellikle partilerin adaylarını açıklamasından sonra daha da kızışacak. Herkes güvendiği bölgelerden aday olmak isteyecek. Cumhurbaşkanlığı içinse adaylar hala konuşuluyor. Özellikle siyasi arenaya yeni dahil olan partilerle beraber oldukça çekişmeli geçecek gibi bu seçimler.
Dedim ya herkesin bir siyasi çizgisi, görüşü var. Herkeste birbirinin görüşüne, seçimine tahammüllü, saygılı olmak zorunda. Bu ülkenin geleceği yani çocuklarımızın geleceği için en doğrusu, en iyisi ne ya da kim olacaksa onun olması önemlidir. Bizim istediğimizin başa gelmesi değil. A partisi ya da B partisi, bu aday ya da şu aday, önemli olan bu ülkeyi sağlam temellerle ileriye taşıyacak doğru ellere teslim etmek, bağımsız, yeni nesillere daha güzel, çağdaş, modern bir ülke devretmek.
Dostlar, demokrasiden bu kadar söz ettikten sonra hem en temel demokratik hakkımız, hem de vatandaşlık görevimiz olan oy kullanmaya değinmek istiyorum. Biliyorsunuz yurt dışı oy kullanma erken başlıyor ve erken bitiyor. Bununla ilgili detaylı bilgileri bizde sizlerle gazetemiz aracılığıyla paylaşacağız. Ama herkesin yapması gereken ilk önce mutlaka ve mutlaka oyunuzu kullanın herhangi bir maniniz yoksa unutmayalım bir oyla birçok şey değişebilir.
Dostça kalın
AVUSTRALYA GÜNDEM
2 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
2 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
3 gün önceNEWS
5 gün önceTHİS WEEK’S PAPER
5 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
6 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önceAVUSTRALYA GÜNDEM
7 gün önce