Dutton’ı mahkemeye sevk etme girişimi beklemede

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bağımsız milletvekili Andrew Wilkie, diğer 3 milletvekilinin de 44.madde sebebiyle mahkemeye sevk edilmesi gerektiğini söyledi.

Peter Dutton’ın yüksek mahkemeye sevk edilmesi yönündeki girişim, bağımsız milletvekili Andrew Wilkie’nin Dutton ile birlikte farklı 3 milletvekilinin daha mahkemeye sevk edilmesi gerektiğini belirtmesi ile bekleme durumuna geçti. Sevk edilme ile ilgili sayılar henüz yeterli değil ancak bağımsız milletvekilleri geçtiğimiz haftayı canlı koyun ihracatı, Nauru’dan yapılan mülteci transferleri ve kömür santrallerine finansman garantisi verilmesi gibi konularda hükümete baskı yaparak geçirdi. İşçi Partisi’nin henüz Nauru’daki çocukların ve ailelerinin ülkeye derhal getirilmesi konusundaki kararı netlik kazanmazken İşçi Partisi’nin desteği ile birlikte bile bağımsız milletvekili Kerryn Phelps’in sunacağı yasa tasarısının 2 Koalisyon üyesinin desteğine ihtiyacı olacak. Phelps’in Wentworth bölgesinden seçilmesi ile parlamentodaki çoğunluğunu kaybeden hükümet basit çoğunluk gerektiren önergelere karşı çıkamıyor ancak mutlak çoğunluğun ihtiyaç duyulduğu önergeler hükümet tarafından engellenebiliyor. Nauru’daki çocukların ve ailelerin ülkeye getirilmesi ile ilgili yasa teklifi vermeye hazırlanan Phelps ise insani krizin iki partinin desteğiyle aşılabileceğini vurguladı: “Acı çeken insanlara gerekli tıbbi ve psikolojik desteği vermeliyiz, buna karşı herhangi bir argüman göremiyorum.” Bunun yanı sıra Dutton’ın yüksek mahkemeye sevk edilmesi ile ilgili konuda bekleme sebep olan Wilkie, anayasa karşısında problemli olan bütün üyelerin bir arada yüksek mahkemeye sevk edilmesinin doğru olduğunu iddia etti: “Şüphesi olan herkes birlikte yüksek mahkemeye sevk edilmelidir.” Wilkie, Dutton’ın yanı sıra Liberal Parti’den Chris Crewther, İşçi Partisi’nden Tony Zappia ve Ulusal Parti’den David Gillespie’nin milletvekilliklerinin şüpheli olduğunu ekledi: “Peter Dutton’ın yüksek mahkemeye sevk edilmesini birçok insan istiyor ancak bizi duygularımız yönetmemelidir. Prensiplerimiz yönetmelidir.”