Climate Analytics mevcut eğilimlerle birlikte emisyonların Paris Anlaşması hedefinin üzerine çıkacağını tahmin ediyor.
Çevre ve Enerji Bakanlığı’nın yayımladığı yeni veriler Avustralya’nın sera gazı emisyonlarının artışta olduğunu gösterdi. Bu artışın sebebinin doğalgaz ihracatı ve üretimi ile ilgili olduğu ifade edildi. Cuma öğle saatlerde hükümet verileri sessiz bir şekilde yayımlamayı tercih etti. Veriler Avustralya’nın iklim konusundaki politika sıkıntısının emisyonları yukarı çekmeye devam ettiğini gösteriyor. Bu eğilimle birlikte Paris hedefinin ulaşılması oldukça zorlaşıyor. Veriler bu yıl içerisinde Mart ayına kadar emisyonların yüzde 1.3 artış gösterdiğini ortaya koydu. Mart çeyreğinde ise yüzde 0.3 artış ile rekor kırıldığı verilerden görülüyor. Elektrik sektörü haricinde bütün sektörlerde emisyon artışı gözlemlenirken, elektrik sektöründe Mart ayına kadarki süreçte yüzde 4.3 düşüş olduğu görüldü. Climate Analytics yöneticisi Bill Hare verilerin Avustralya’nın Paris hedefine ulaşamayacağını gösterdiğini vurguladı. Paris hedefleri 2030 yılına kadar emisyonların 2005’deki seviyesinin yüzde 28’i kadar altına inmesini içeriyor. Hare’ın açıklamaları şu şekilde: “Ulusal enerji piyasasının emisyonları düşmeye devam ediyor, bunun sebebi yenilenebilir enerjideki yükseliş olarak görülebilir. Ancak Avustralya’nın emisyonları genel olarak artışta. Yenilenebilir enerji hedefi hariç herhangi bir hedef bulunmadığı mevcut şartlarda, Paris hedefinin çok uzakta olduğunu söyleyebiliriz.” Hare kişi başına düşen emisyonların da azalma hızının yavaşladığını ancak hedefe ulaşmak için bunun artış göstermesi gerektiğini ekledi. Emisyonları inceleyen ve çeyrekler için özel raporlar hazırlayan NDEVR yöneticisi Matt Drum ise iklim politikasının bulunmaması sebebiyle emisyonların artış gösterdiğini dile getirdi: “Hiçbir politika yürürlükte değil bu yüzden emisyon rakamları artışta. İşçi Partisi’nin önümüzdeki haftalarda açıklamayı planladığı politikasını merak ediyorum. Mevcut hükümet emisyonlar hakkında herhangi bir şey yapmak istemediğini ortaya koymuştur.”