12 September 2022 Monday
News
Türkiye’den çok uzaklarda bir başarı ve özveri hikâyesi yazılıyor…
Hem de yeni sayılacak bir tarihte faaliyete başlayan bir takımın ve onun özverili, inançlı, futbol sevdalısı bir BAŞKAN’ının hikâyesi…
Avustralya Beşiktaşlılar Derneği Başkanı Güngör YURTSEVEN’in her türlü imkânsızlığa ve çoğu kez yalnız kalmasına karşın kurduğu ve yaşattığı MORELAND EAGLES’ın hikâyesi…
Türkiye’nin ve Beşiktaş’ın bayrağını dalgalandırmak, vatan hasretiyle yanan insanlarımıza burada sporun güzelliğini yaşatmaktı ilk amaç…Böyle başladı bu güzel hikâye…
Ve yetenekli oyuncuları bulup onları değerlendirmek, olmasa da onları kötü alışkanlıklardan uzak tutup sosyalleşmelerini sağlamaktı…Fiziksel ve ruhsal olarak iyi olmaları için yardımcı olmaktı…
Ve ardından başarılar gelmeye başladı bu süreçte…
Değişik yaş kategorilerinde elde edilen şampiyonluklar dışında, TÜRKİYE ve BEŞİKTAŞ’ın temsil edilmesi de ayrı bir güzellikti…Bu arada Türkiye’ye yapılan seyahatlerde de çok güzel deneyimler yaşandı…Beşiktaş alt yapısında antrenmanlara ve maçlara çıktı MORELAND KARTALLARI… Daha sonra Pandemi süreci kuşkusuz bütün dünyayı olumsuz etkiledi… Ondan dolayı birçok şey sekteye uğradı.
Ve gelelim bu sezona…
A Erkek futbol takımı Eyalet ligindeki kendi grubunda gol rekorları kırarak şampiyon oldu… Plânlı ve disiplinli çalışmalar sonucu özel ve lig maçlarında 85 gol atan Müjdat BOZKURT’un öğrencileri ligin bitimine 2 hafta kala grubunda şampiyonluğa ulaştı. Bazı oyuncuların tatil dolayısıyla eksik olmasından ötürü EYALET finalinde ise 2. olarak sezonu tamamladı… Gol krallığını da Taylan İBRAHİM ve Aydın ÖZDEMİR’in paylaşması da başka bir gurur kaynağıydı… Üstelik A takımın ilk sezonuydu bu yıl…
Moreland Eagles Bayan Futbol Takımımız da çok güçlü rakipler arasında, şanssız maçlar çıkarmasına rağmen yine de 4. olarak sezonu bitirdi… Erdem ve Erdinç Hocaların özverili çalışmaları, kaptan İsmehan SAĞLAM’ın gayretleri sonucu liginde çok takdir edilen birtakım olarak göz kamaştırdı…
Burada da gol kralı Shenel DEVECİOĞLU olurken, kaptan İsmehan SAĞLAM ve Anita MAGRİS özellikle dikkat çektiler, takım arkadaşlarıyla beraber ligde çok güzel iz bıraktılar…
Bu başarılar muhteşem bir kutlama gecesinde Başkan Güngör YURTSEVEN tarafından verilen ödüllerle taçlandı…Unutulmaz anılar zihinlerde ve yüreklerde hep yaşayacak mutlaka…
Gelecek sezon için de MORELAND EAGLES yeni projeler, organizasyonlar, turnuvalar, katılımlar ve sürprizlerle daha büyük hedefler için start vermeye başladı bile…
… Ve ana ilkemiz hiç değişmeyecek:
ÖNCE İYİ BİR İNSAN, DÜRÜST BİR İNSAN, OKUYORSAK DA İYİ BİR ÖĞRENCİ OLMAK… SONRA DA ÇOK ÇALIŞARAK İYİ BİR FUTBOLCU OLMAK…
Saygılarımla…
UFUK PAK
HEAD COACH
PRO-LİSANSLI UEFA TEKNİK DİREKTÖRÜ
News
19 Nisan 1965…. Dünya Kupası elemeleri için Türk Milli Takımı, Ankara’da o zamanın büyük golcüsü Eusebio’nun da yer aldığı Portekiz Milli Takımı ile karşılaşıyor…. Eusebio, şimdinin Ronaldo’su….
İlk maçı deplasmanda 5-1 kaybeden Millî Takımımız, ülkemizdeki maçı da 1-0 kaybediyor ve Dünya kupasına katılamıyoruz…
O günlerde, Millî Takımımızın İtalyan antrenörü Sandro Puppo aynen şunları söylüyordu: “Tek bir çare var, Millî Takımı kalkındırmak için, o da uzun vadeli sıkı, ciddi çalışmaktır.’’
Tarih: 24 Mart 2022 Portekiz…
ARADAN TAM 57 YIL GEÇMİŞ…
Bir kez daha Portekiz’le karşılaşıp sahadan boynu bükük ayrılıyoruz…. Dünya kupası hayâllerimiz hüzünlü bir şekilde sona eriyor…
Ve Teknik Direktörümüz Stefan Kuntz’un maçtan sonra verdiği röportajdan bir bölüm:
“Bu mağlubiyet üzerinden yeni şeyler inşa edersek, dersler çıkarırsak gelecekte daha çok gelişeceğiz…”
Lütfen söyler misiniz, 57 yılda değişen ne? Kaçıncı düş kırıklığı yaşanıyor Türk futbolunda?
Her zaman geleceğe dönük hamaset yüklü sözler, boş vaatler, alt yapı eksikliğini bahane olarak öne sürmeler…. Bu arada Dünya Kupaları, Avrupa kupaları oynanıyor, çoğunda olamıyoruz, olsak da saman alevi gibi parlayan başarılarla avunup duruyoruz…
‘MİLLÎ TAKIM alt yapı değil ÜST YAPI çalışmasıdır’
Oysa, MİLLÎ TAKIM alt yapı olayı filân değil bir ÜST YAPI çalışmasıdır, gerçeğidir…
Ülkede ve ülke dışında oynayan oyunculardan en iyi onbiri oluşturmak, istikrarlı bir yapı kurmak ve üzerinde ısrar ederek, mümkün mertebe kadroyu değiştirmeden, taktik zenginliklerle rakiplerle mücadele etmektir. (Kondisyon ve teknik çalışmalar 3-5 günlük çalışmalarla gelişir mi hiç, o çalışmalar kulüplerde zaten yapılıyor.)
HANGİ FUTBOL AKLI ‘DEĞERLİ’
Kuşkusuz bütün bunlar için bir “futbol aklı’’ gerekli…
Hiç öyle “uzun vade, sonra, gelecek, olacak’’ gibi sözcüklerin arkasına saklanmadan, “şimdi, bugün, hemen” diyerek ve cesaretle, “En doğru on biri bulup, onları her maçta ayrı diziliş ve apayrı taktiklerle oynatmadan, kafaları karıştırmadan sahaya çıkarırım ve ne olursa olsun yaptığımın arkasında dururum.’’ diyen futbol aklı öylesine değerli ki….
Ve çok önemli, tek maçlı final müsabakalarında kesinlikle ne olursa olsun ilk kez bir arada olacak kadronun mutlaka bir özel maç yapması, duran top organizasyonlarına çalışması öylesine önemlidir ki…. Takım bulmak zor mu kısa sürede, o zaman da genç takımla veya gölge futbolu şeklinde ama mutlaka sahaya çıkacak kadronun bir şekilde saha parselasyonu yapması zorunludur…
VE ÇOK ÇARPICI BİR GERÇEK: Maçlar daha oynanmadan düşüncelerde, beyinlerde kazanılır veya kaybedilir….
Buna da gelecek yazılarımızda değineceğiz….
Güzel futbol dolu günler dileğiyle….
Ufuk PAK
UEFA PRO-LİSANSLI TEKNİK DİREKTÖR
ufukpak@hotmail.com
News
Yalanların üç türlü olduğunu biliyor muydunuz: İstatistikler, büyük yalanlar, küçük yalanlar (buna beyaz yalanlar da diyebiliriz.)
Futbolla ilgili İSTATİSTİK yalanına gelelim mi?
Son yıllarda futbol zevkini, heyecanını öldüren ve yanlış yönlendiren bir terimler yumağı oluşturdu adına “istatistik” denen rakamlar silsilesi…
Şöyle ki, topa sahip olma oranı veriliyor… Çok yüksek yüzdesi var o takımın topla temasında… Örneğin 2 savunma oyuncusu defalarca kendi aralarında yan pas yapıyor ama maçı farklı kaybediyor… Ama “istatistik“ olarak topa çok sahip görünüyor ve bunu spor pardon “skor” yazarları olumlu olarak değerlendiriyor… Ama 2 pasla atılan golün değeri unutuluyor….
Pas sayısı değil pas kalitesi önemlidir… Çok korner atmak değil, sonuç veren, amaca yönelik korner atmak kıymetlidir…
Bir tek doğru korner belki de maç kazandırır… Diğer takım 10 korner atıp da onları heba etmişse sayının ne önemi var…
Özellikle, son zamanlarda sayıların yanlış yönlendirdiği öylesine çok skor yazarı, teknik adam, futbol izleyicisi var ki…
Futbolda 2 ana hedef vardır:
Gol atmak, gol yememek…
Bunun için de en doğru ve gerçekçi stratejiler geliştirmek gereklidir, sayılara tutsak olmadan… Onları belki bazı durumlarda bir uyarı olarak görüp ama ana hedefleri yanıltmasına izin vermeden…
Ceza alanına girmek önemlidir ama sonuç almak daha önemli değil midir?
Orada gereksiz pas yapmak mı değerli, en seri şekilde sonuç almak mı?
İstatistik sonuçta bir bilim dalıdır…Bilgileri toplamaya, bilgilerin genelde bir sonuç vermesini sağlamak ister… Ama futbolda bunu nasıl kullanacağımızı bilmek çok daha önemlidir… Daha doğrusu bizi yanlış yönlendirmesine fırsat vermeden… Sayılara bağlı kalmak, futbolun temaşa zevkini kaybettirebilir…
Sonuçta bilime içtenlikle saygılıyız… Ancak, FUTBOL BİLİM DEĞİLDİR ama tabii ki gerektiği ve faydası olduğu zaman da sonuna kadar BİLİMDEN FAYDALANMALIDIR……..
Ufuk PAK
UEFA PRO-LİSANSLI TEKNİK DİREKTÖR
ufukpak@hotmail.com
