Derbi Haftası
Bu haftaki Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi, geçmiş yıllara göre heyecanı ve kalitesi çok çok düşüktü maalesef.
Her iki takımında ligdeki konumu yüzünden olsa gerek ama Fenerbahçe’nin üst üste kazandıkları maçlar nedeniyle Beşiktaş’a göre favori konumunda iken defanstaki eksikleri maçı eşit koşullara getirdi.
Maçın kaderini de defanstaki eksiklerin kapatılamamasından doğan zafiyeti iki takımda yaşadı.
Fenerbahçe, Beşiktaş’ın defansındaki bir anlık şaşkınlığı iyi değerlendirip öne geçti ama ne yazık ki bu üstünlüğü fazla koruyamadı hemen daha ilk Beşiktaş atağında defans zafiyetinden penaltıya sebep oldular.
Ama, bu kez de imdada Fenerbahçe’nin şu anki konumunda en büyük pay sahibi olan kaleci Alpay mı desek yoksak Beşiktaş’ın gol kaçırma makinasının direği nişanlaması mı desek oyundaki fırsatı elinin tersi ile iten Beşiktaş’a imdadına bu kez de var hakemi yetişti.
Bana göre iki penaltıda penaltı değil. Futbolun bir ruhu vardı önceden, pozisyona en yakın konumda olan hakem durumu en iyi irdeleyen ve kara veren kişi iken, şimdi VAR ile o ruh alındı, yavaş- oynat- durdur- hızlan evet temas var penaltı, nerde kaldı kasıt arama pozisyonlarda, yok artık bitti…
Orta hakem Var’a gitse bir dert gitmese iki dert… Yani sizin anlayacağınız ne futboldaki ahenk kaldı ne de ruh, masa başından yönetiliyor. Zaten, Türkiye’nin tarihi belli ülke masa başı ve gerisinden dönen yolsuzluklardan, mafya düzeni idarelerden az çekmedi.
Birde bunların üstüne seyircinin daha maçın başında sahaya attıkları ve gereksiz ortamı germe çabasına bir anlam vermek mümkün değil… Tabi bunda Fenerbahçe’nin futbolcusu Mert Hakan’ın hiç de adına yakışmayan karakteri, önceden Beşiktaş Seyircisi tarafından iyi bilindiği için her fırsatta hakeme itiraz etme alışkanlığından vazgeçse de yine gereksiz omuz hareketi ile Rıdvan’ı indirmesinde hak ettiği sarı kartı aldı ama seyirci daha da kızdı.. Şimdi sorarım ne gereği var bu hareketlere hani senin adın Mert ya bu nasıl mertlik kardeşim sahanın içinde 100 yakın kamera var nerdeyse alıp verdiğin nefesi sayacak teknoloji varken sahadaki oyunu oynayacağına kendini dünyanın en akıllısı zannetmen niye…? Fenerbahçe’ye yakışmıyorsun futboldaki eksiklerini bu hareketlerle kapatmaya çalışacağına eksiklerine çalış boş adama top atmayı beceremedin bazı pozisyonlarda.
Aslında, Beşiktaş atak oynuyor gözükse de beceriksiz forvet hattından göl bulamayacakları belliydi zaten. Tek umutları penaltıydı onu da VAR hediye etti.
Aslında, Fenerbahçe daha ilk yarıda maçı bitirecek pozisyonları buldu, Serdar Dursun ile harcadı çaprazdan girmişsin kalece köşeyi kapatmış, kaleye vuracağına İrfana çıkarsan adam kaleye topla girecek. İşte büyük takım futbolcusu olmak oynamakla değil bu tür pozisyonlarda bekçilik yapıp kahramanlığa soyuna çağına önce maçı garantiye alacak hareketi yapabilmekten geçer… Bunları ne antrenmanlar ile, ne taktiklerle öğretmezsiniz ya vardır ya yoktur yoksa da büyük takımlarda bir sezon oynarsın daha iyisi olmadığından seneye de yedek kulübesinde beklerisin…
Neyse ki az kaldı, kalitesiz futbol sezonu bitecek…
News