10 Avustralyalı kadından 1’i işyerinde cinsel tacize maruz kalıyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ankete katılanların 3’te 2’si işyerlerinde patronları tarafından saygı görmediklerini düşünüyor.

University of Sydney’de kadın, çalışma ve liderlik araştırma grubunun hazırladığı ankette her 10 Avustralyalı kadından 1’inin işyerinde cinsel tacize maruz kaldığını görüldü. Engelli kadınlar ve etnik olarak farklılıkları bulunan kadınların daha fazla taciz görme ihtimalleri olduğu da ankette yer aldı. 2109 kadın ve 500 erkeğin katılımı ile gerçekleştirilen ankette patronları tarafından saygı görmek kadınların yüzde 80’i tarafından çok önemli olarak nitelendirilirken ankete katılanların 3’te 2’si saygı görmediklerini belirtti. Kadınların 3’te 1’lik kısmı işyerlerinde eşitlik olduğunu belirtirken bu sayı erkeklerde yüzde 50 olarak ortaya çıktı. Genel pratisyen hekimi karşısına çıkan bir kadın, doktorunun kendisine “küçük o**spu” olarak seslendiğini belirtirken, hukuk firmasında çalışan bir kadın ise bir yargıcın kendisine “bana yalnızca sarı saçlı mavi gözlü bir kadından fazlası olduğunu göster” dediğini iletti. Ankete katılan bir diğer kadın ise erkek çalışanlarının sürekli olarak iç çamaşırları ile ilgili yorumlarda bulunduğunu ekledi. Ankette maruz kalınan cinsel tacizi herhangi bir yere şikayet etmenin zorluğu da ifade edilirken kadınların kariyerlerini düşünerek genellikle bunun gibi olaylardan şikayetçi olmadıkları görüldü. Araştırmayı yürütenlerden Dr Elizabeth Hill genç kadınların daha fazla saygı görmek için uğraştıklarını ancak işyerlerinde çok kötü deneyimler gördüğünü vurguladı: “Bu şartlara yeter demek zorundayız. İşyerlerinde değişikliklere ihtiyacımız var. Avustralyalı kadınlar, erkeklerden daha iyi eğitim görüyorlar ancak işyerlerinde hak ettikleri saygıyı göremiyorlar.” Hill işyerlerinin geleceği ile ilgili tartışmalarda genellikle teknoloji ve robot kullanımı ile ilgili tartışmaların olduğunu ancak 2030 yılı için yapılan tahminlerde en fazla büyümenin öngörüldüğü sağlık ve eğitim gibi sektörlerde kadınların daha baskın olduğunu vurguladı ve kadınların gördükleri ayrımcılık ile ilgili daha fazla tartışmaların yapılması gerektiğini savundu.